Uykudan önce formül ve kodlamaların hayalini kuruyor



Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı tarafından desteklenen, "Muhteşem çocuk" olarak bilinen ve "En Genç Mucit" ödülünün sahibi olan 14 yaşındaki Eray Aktokluk, bugüne kadar geliştirdiği deprem uyarı ve kurtarma programı, yapay zeka çalışması ile labirent çözen robot, mayın arama robotu, yangın söndüren robot ve çöp toplayan robot gibi icatlarla çevresindekileri kendisine hayran bıraktırıyor.

"Muhteşem çocuk" olarak bilinen ve "En Genç Mucit" ödülünün sahibi olan 14 yaşındaki Eray Aktokluk, yapay zeka, matematiksel formüller ve kodlamaların hayalini kuruyor.

Geliştirdiği icatlarla İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin (ODTÜ) düzenlediği üniversiteler arası ve uluslararası yarışmalarda çok sayıda derece elde eden Aktokluk, bugüne kadar geliştirdiği deprem uyarı ve kurtarma programı, yapay zeka çalışması ile labirent çözen robot, görme engelliler için kişisel uyarı sistemi, mayın arama robotu, yangın söndüren robot, çöp toplayan robot gibi icatlarla çevresindekileri kendisine hayran bıraktırıyor.

Eray Aktokluk'a, Türkiye'nin teknolojik açıdan kendine yeterliliğinin en temel unsurunu oluşturan yetişmiş insan kapasitesi için faaliyet alanı, ortaokul, lise ve üniversite gençlerine yönelik teknik eğitimler ve atölye çalışmaları ile proje yarışmalarına yönelik takımların kurulması ve desteklenmesi, teknoloji girişimlerine kuluçka ve hızlandırma merkezlerinde teknik ve lojistik destekler sunulması, girişim yatırım fonları yoluyla sermaye destekleri sağlanması olan Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı da destek veriyor.

Bilim ve teknolojiye merakı ile geliştirdiği icatlara ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulunan Aktokluk, 6 yaşlarında uzay araçlarını merak etmesiyle teknoloji ve bilime olan ilgisinin başladığını ifade ederek, elektronik setleriyle bilgisini geliştirdiğini, daha sonra yazılım ve mekanik üzerinde ilerlettiğini anlattı.

İlk ödülünü 11 yaşında geliştirdiği yangın söndürme robotu ile aldığını belirten Aktokluk, hem ulusal hem de uluslararası alanda 50'yi aşkın ödülün sahibi olduğunu bildirdi.

Aktokluk, bir süre önce Romanya'da Euroinvent 2017 yarışmasına katıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Görme engelliler için yaptığım yapay zekalı asistan bileklik ile yarışmaya katıldım. Projemin amacı görme engellilere yapay zekayı kullanarak fayda sağlamaktı. Trafik ışığının rengini, objeleri, ortamın aydınlık mı karanlık mı olduğunu, renkleri, saati ve tarihi söylemesi bilekliğin temel özellikleri arasında yer alıyor. Romanya'dan altın madalya, 'En Genç Mucit' ödülünü ve iki farklı üniversiteden ödül ile döndüm. Bu bilekliğin içinde kamerası var, yaklaşık 90 kelime biliyor. Objeleri bize söylüyor. Elimde çok yüksek işlem gücüm yok. O yüzden obje okuması biraz yavaş çalışıyor. Yarışmaya katıldığım için İngilizce yaptım ama Türkçe dosyaları da var, yapmak zor değil. Maliyeti yaklaşık 150 TL civarında bulunuyor. Görme engelliler için yapılan birçok cihazdan daha ucuz ve daha fazla özelliği var. Görme engellilere fayda sağladığım için kendimi iyi hissediyorum ama daha da iyi hissetmem için bunu üretime geçirerek herkesin kullanacağı bir hale getirmem gerekiyor. Laboratuvardan çıkarıp çevreye uyumlu hale getirme üzerine çalışıyorum. Bu bilekliğin olduğunu öğrenen görme engelliler çok ilgi gösteriyor."

Çalışmalarına destek olan Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile yaklaşık 2 ay önce tanıştığını anımsatan Aktokluk, şu anda vakfın kendisine maddi destek verdiğini, vakıf ile ilerisi için atölyeler ve bazı çalışmalar planladıklarını söyledi.

- Uykudan önce formül ve kodlamaların hayalini kuruyor

Eray Aktokluk, nasıl hayaller kurduğuna yönelik soru üzerine, "Uyumakta zorlanıyorum. Kafam sürekli matematiksel formüllerde. 'Şu kod şöyle, şunu yanlış yaptım' şeklinde oluyor. Özellikle eğer bir şey olmadıysa, geçmiş olsun, benim için o zaman uyku zor oluyor. Geceleri bulduğum şeyler de oluyor. 'Aaa! Hata buymuş' deyip not alıp rahatlamış bir şekilde uyuyorum. Kurduğum hayaller de genelde bunlar üzerine oluyor. Üzerinde çalıştığım ne varsa hep onun bitmiş halini hayal ediyorum." şeklinde konuştu.

"Yani uyumadan önce kodların hayalini mi kuruyorsun?" şeklindeki soru üzerine Aktokluk, bunu bilerek yapmadığını, bir şey başaramaması, aklında bir şey kalması halinde onları hesaplayıp niye olmadığını düşündüğünü söyledi.

- "Yapay zeka üzerine algoritmalarım var"

Genç mucit Aktokluk, gününün büyük bölümünü bu tür çalışmalara harcadığını ifade ederek, icatlarına ayırdığı zamanın okul ve derslerine mani olmadığını, okulda da başarılı öğrencilerden biri olduğunu anlattı.

Geleceğe dönük hedefinin özellikle üniversitede yapay zeka ve matematik üzerine olduğunu belirten Aktokluk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Belki bu alanda üniversite okuyup, sonra kendi şirketimi kurup hiç geliştirilmemiş teknolojiler geliştirmeyi hedefliyorum. Yapay zekayı filmlerden görüyordum ama matematiksel yüzünü bilmiyordum. Benim robotlarımda kullandığım bir algoritma var. Ben onu geliştirmek için araştırma yaparken orada nöronları, yapay zekayı gördüm. Onun matematiği çok ileri olduğu için bayağı zorlandım. Okulda öğretmenlerimin başının etini yedim, 'Hocam bu ne, bu nasıl bir denklemdir?' diye... Onların da zorlandığı yerler oldu. Ama uğraşa uğraşa kendimi geliştirdim. Yapay zeka çok gelişmiş bir matematiğe sahip. Matematiksel kısmı açısından kendimi tam geliştirdiğime inanmıyorum. Üzerinde çalıştığım yapay zeka algoritmalarım var. Onları tamamladıktan sonra aslında gerçekten 'yapay zeka işini yaptım' diyebileceğim."

Aktokluk, daha sonra AA muhabirine, görme engelliler için geliştirdiği yapay zekalı asistan bilekliğin nasıl çalıştığını anlattı.

Konular